-
1 pabuç bırakmamak
не боя́ться, не страши́ться, не отступа́ть -
2 patırtıya pabuç bırakmamak
не побоя́ться никаки́х угро́з -
3 pabuç
озвонч. -cu1) [ко́мнатная] ту́фля, башма́к2) тех. башма́к3) архи подо́шва, основа́ние (колонны и т. п.)••- pabuç bırakmamak
- pabuçlarını çevirmek
- pabucunu dama atmak
- pabucu dama atılmak
- pabucu eline vermek
- pabuç eksitmek
- pabuç paralamak
- pabuç pahalı
- pabucunu ters giydirmek -
4 gürültü
гро́хот (м) шум (м)* * *1) шум, гро́хотşehir gürültüsü — городско́й шум
top gürültüsü — канона́да
2) гвалт, галдёж, гам, шуми́ха••- gürültü çıkarmakgürültüye pabuç bırakmamak — погов. не боя́ться никаки́х угро́з
- gürültü etmek
- gürültü koparmak
- gürültü çıkmak
- gürültüye gelmek
- gürültüye getirmek
- gürültüye boğmak
- gürültüye gitmek -
5 patırtı
1) гро́хот, треск2) шум, гам, тарара́м••- patırtı kopmak
- patırtıya pabuç bırakmamak
- patırtıya vermek
См. также в других словарях:
pabuç bırakmamak — (birine) yapacağından vazgeçmemek, hiçbir şeye aldırmamak, korkmamak Olur olmaz adama pabuç bırakmaz. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuru gürültüye pabuç bırakmamak — bir durum karşısında telaşsız, korkusuz, dilediğince davranmak Köse Mümeyyiz öyle denemeden kuru gürültüye pabuç bırakır takımından değildi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
pabuç — is., cu, Far. pāpūş 1) Ayakkabı Ökçesi basık pabucunun içinde kara ve çatlak topuklu ayakları ellerinden ziyade ortadadır. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Masa, sandalye vb. mobilyaların ayaklarına takılan metal veya plastik eklenti 3) fiz. İletken… … Çağatay Osmanlı Sözlük
patırtıya pabuç bırakmamak — önemli bir tehlike yaratmayacağını bildiği kışkırtmalara, yıldırmalara aldırmayıp bildiğini yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gürültüye (veya patırtıya) pabuç bırakmamak — tkz. korkutmalara aldırış etmeyip dilediği gibi davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gürültü — is. 1) Aralarında uyum bulunmayan düzensiz seslerin bütünü, patırtı, şamata Gemi baş döndüren bir gürültüyle indi sulara. Ç. Altan 2) mec. Birçok kişinin karıştığı kavga, karışıklık veya tartışma İşçiler arasındaki gürültü. Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuru gürültü — is. Gereksiz, önemsiz, sonu alınamayacak söz veya davranış Bu konuşmalar onun için bir kuru gürültüden ibaretti. Y. K. Karaosmanoğlu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kuru gürültüye pabuç bırakmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
patırtı — is. 1) Herhangi bir biçimde veya ayakları yere kuvvetle basarak yürüme sonucu çıkan gürültü 2) Pat pat çıkan ses Dışarıdan akseden birtakım motosiklet patırtılarıyla ikimiz birden yerimizden fırlayıp merdiven başına koştuk. Y. K. Karaosmanoğlu 3) … Çağatay Osmanlı Sözlük